. emekliyim.com - Geri Dönüsümün Merkezi: HAKKIMDA...
HAKKIMDA... etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
HAKKIMDA... etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

23 Haziran 2022 Perşembe

İzmir Özledim Seni... 2022

 


Bir düğün vesilesi ile düştük yollara. Karı koca emekli olunca izindir amirdir zaman beklemektir sıkıntısı yok. Emeklilik ve özgürlük ne güzel. Gerci zamansız oldu, erken oldu biliyorum ileride yine gezi tatil deniz diye tutturacak ruhum hislerim mantığım ama zaten yaşadığımız ekonomik şartlar ile ikinci bir uzuun yolculuk tatil deniz Ege söz konusu olurmu??? Zor... Allahım sağlık versin de neyse. 



Gömü...

Her sene geçerken tüylerimi diken diken eden, buruk buruk hüzünle baktığım tekrar tekrar okuduğum!!!

"Cumhuriyet'in kazanıldığı topraklardasınız"

"hatırlatması..."









Birkaç kez Kuş adasında tatil şansımız oldu. Kadınlar Denizinde çok candan samimi sıcacık bir aile ile yakın arkadaş olduk. Aldığımız davete icabet ettik. Rotayı çevirdik Ada'ya. Birkaç gün deniz kum güneş. Deniz soğuktu ama olsundu sonuçta ben Karadeniz de büyüdüm alışkınım buz gibi denize.







Güneşevler2 kaldığımız apartımız. Denize acaip yakın. Yemyeşil bir bahçe icinde aile ortamında kafa dinleme.  Yeşillikler içinde bu yaz erken gittiğimiz için henüz serenatlarına başlamamıştı Cırcır böcekleri kafa dinledik ama Karadenizde onların gürültüsünü bile özlüyorum uzun kış aylarında. Kış ayları demişken Haziran 23 ve hala üşüme modundayız :((  Bu sene yıllar sonra ilk kez 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramınıda gençlik ile birlikte kutlamak nasip oldu. O gün çoçuklar gibi şendim yeminle... Birkaç km. yürüdük çoşku ile ve bu videosunu çektiğim okul bandosu ilk başlangıçtan son noktaya dek hem beni okul bandosunda olduğum yıllara götürdü, hemde yorulmadan çalmaya yeni başlamışlarcasına ufacık bir falso vermeden bıkmadan sıkılmadan hayran bırakacak ve kıskandıracak enerji ve çoşku ile marşları çaldılar.





Birkaç gün sonra gavur İzmir'im bizi bekler diyerek veda ettik Kuşadasına. Zaten birkaç saatlik yol. Ama bende yılların özlemi eee özlemişim İzmir'imi...






Alsancak'tan çıkacaksın gün batımı Kordon'a
İmbatla hasret giderip bineceksin faytona
İzmir'in en güzelleri cilvesiyle, nazıyla
Buzlu badem yiyecekler bakınırken etrafa
Alsancak'tan Pasaport'a bir tur atsan faytonla
Ufkunda gözüne takılır, ne güzeldir Çatalkaya
İzmir'in körfezindeki Karşıyaka vardır ya
Bir de mehtap çıkarsa şarkı olur sularda
Kordon boyu faytonlar
Biri gidip biri gelecek

Körfez vapurlarıyla
Sanki dans edecek

İzmir, özledim seni
Gözümde tütüyorsun




Kalabalıklamış, daha bir yorucu olmuş ama her haliyle çok güzel İzmir!!!

Asla vazgeçemeyeceğim ama asla kavuşamayacağım platonik aşkım gibisin güzel İzmir'im

Sevgilerimle...

15 Nisan 2022 Cuma

Çelik Çaydanlık Boyama Deneyimim - 1 -

 

Bu haftalarda ya bahar kendini hissettirdiğinden yada ramazan nedeniyle acaipp çalışkan bişi oldum. Yapmak ve denemek istediğim işlere bulaşmaya başladım. Bir süre önce minik iki kişilik çelik çaydanlığın sapı hafiften yanmıstı, üstelik bordomsu kırmızıydı. Bana ters renk. Malum herşey ateş pahası. Çaydanlığın saplarını boyasammı derken tamamen boyasam beyaz olsa porselen gibi moduna girdim. Hangi boya tutarki, ateşe dayanırki!!! olurmu? derken bir başka çalışmayı gördüm aman allahım olmazmı oluyor hemde çok güzeeel oluyor. Hemen noksanlarımı tamamladım. Vernik yoktu elimde sadece birde fırçalarımı çoğalttım. Sonra iki kat boya attım. İlki tamamen kurusun diye ertesi güne ikinci katı attım. O da kuruyunca dekupaj girdi devreye. Bir bekleme süreci daha. En son vernik attım tek kat yeterli geldi. Acemilik çıktı bu denemede. Bir çaydanlığım daha var sırasını bekleyen. Akrilik boya, peçete tutkalı ve su bazlı vernik malzemelerim. Bugün su doldurup alt üst ayrı ayrı kaynatma operasyonuna tabii tuttum. Sonrasında ağız kenarlarında minik kalan boyaları sert singer su deterjan ile temizledim. Sanırım ısı sayesinde boya iyice sabitleniyor. Ben çok beğendim bu sonucu. Denemek isteyen olursa yardımcı olurum kafasına takılanlara. Sevgilerimle...












2 Nisan 2022 Cumartesi

"İstanbul güzelse sebebi KUZUM ve FENERBAHÇEM"





15 Mart günü en son şişe içi boyama ve büyük boy kadehlerime el atmıstım. Uzun süredir kadehler beklemedeydi. Kadehler bitti ama hosuma gitmedi. Biraz daha üzerlerinde çalışmam gerekiyor. Bir önceki post ile vitray çalışmaları derlemistim. Keske kadehleri boyamadan önce aklıma gelseydi vitray çalışmak.  Bekleme aralarında ise birkaç şişe ve vazo içi beyaz tutkal ile boyama yapmaya başlamıştım. Vazo bitti ama gitar şişe hala yarım. Her neyse neden yarıda kaldılar konusuna gelince... 





13 Ocak 2022 Perşembe

Pet Şişeler ile Dev Bir Tek Şişe








Bir süre önce banyoda bir tadilat ile duşakabin yeniledik. Kabinin sol kısmında havlupan mevcut ve sağ kısmında ise bir çıkıntı olduğundan dolayı kabin istediğim ölçülerde olamadı. O yüzden sağ kısımda açıklık kaldı. Bu kısım beni delirtiyordu.  Ben tabikii o açıklağı kapatmak zorundaydım. O yüzden şişe ve kahve kutularını derleyip topladım kestim şekillendirdim, pet şişeleri ütüledim, keskinliklerini yok ettim. Hepsini boyadım, yapıstırıp dev bir şişe görünümü elde ettim. Amacıma ulaştım.












2 Ocak 2022 Pazar

Minicik Bir Yenilenme




Minicik bir şekerliğim vardı. Görünüşünü sevsem de çok kullanımımda değildi. Minicik şekerliğime, minicik bir değişim yaptım. Kapağını ona ayak yaptım. Bu tür çalışmalar da sıcak silikon veya diğer yapıştırıcı iyi sonuç vermiyor. Silikon bir süre sonra bırakıyor kendini. Ben pattex kullanıyorum. Takı ve bu tür yapıştırma işlemlerinde sonuç mükemmel oluyor. Yapıstırıcı tamamen kuruduktan sonra, objeyi taş ile dolduracağım için yapıştırdığım kısımı dış çevresinden silikon ile destekledim.




30 Kasım 2021 Salı

Kırmızı Biber (Kapya) Turşusu // Ben'den...




Emekliyim 😃 

Kot giymeme kararı aldım. Cep delik cepken delik diye bir şarkı vardı eskilerden şu an aklıma takılan. O kadar hoşuma gittiki bu arkadasımdan gelen mini espriyi paylaşayım istedim. Bir koca yıl daha bitti bitecek. Kimi zaman sıkıntılı, kimi zaman keyifli geçen koca bir yıl daha bitti bitecek. Dönüp baktım maziye, paylaşacak ne varmış. Kocaman bir hiç. Pandemisi, depremleri, yitirdiğimiz dostlarımız. Kafam karmakarışık yine. Kevgirmisin be kardeşlik.


Neler neler yazacaktım ama bu serseri varya bu minnak serseri, yazma benim ile ilgilen diye hem sürekli benimle konuşuyor hemde parmaklarıma öfke ile saldırıyor. O yüzdendir ki ne yazıyordum, ne anlatacaktım aklımdan çıkıyor.Can yoldasım arkadasım kankam herseyim oldu minnağım.

Bu post için asıl yola çıkış sebebim;


Örümcek Ağı Altında // Objektifimden...



 


2020den bu yana ne kadar yaşamadığımız, görmediğimiz varsa gördük yaşadık. Bizim buralarda sis olayı görülür, yaşanır. Duvar olur bazen hemen burnumun dibinde, balkonumun yada penceremden baktığım noktada camda sadece kendi yansımamla başbaşa. Evrende yapayalnız olduğunu düşündüren sis olayları yaşadım zaman zaman. Fakat dün geceki ender olarak gördüklerimdendi. Daha önce bir sabah tüm binaların sisin üzerinde kaldığını da görmüstüm. Resimlendirmistim o zamanda. Dün gece ise sanki şehri dev bir örümcek ağı kaplamış, herkes o ağın içinde kalmıştı. Bugün akşam saatlerine doğru başlayan fırtına tamamen bu ağı temizleyip yok etti. 


28 Kasım 2021 Pazar

"Ege" Yüzünden Psikolojik Tedavi Gerekecek!!!!








Oğlum bu hafta işi gereği Ege'deydi... Ara ara bana uğradığı yerlerden fotolar attı. Ben bunalım 😔



Haftaboyu bunalım takılmamak için daldım hobilerimin arasına. Ufak tefek tüm biriktirdiklerimi elden geçirdim.


1 Eylül 2021 Çarşamba

Otobüs Sevgim Doğuştandır...🚌





23 Agustos Pazartesi; tam iki yıl sonrasında otobüs yolculuğu yaptık Erol ve ben. Otobüslerin hayatımdaki yeri çok önemli. Babam rahmetlimin şoför olmasının etkisi olabilir. Fakat bendeki otobüs sevgisi çok büyük boyutlardaydı. Şehrimizdeki otobüslerin plakasını bilir, hatta motor seslerinden bilirdim hangi otobüs oldugunu. Ortaokul ve lise yıllarım cam kenarları ve bahcede iken hangisi gelmis, hangisi gidiyor saatlerini bildiğimden takip ile geçerdi. Onları seslerinden tanıdığıma inanmayanlar teste tabii tutarlardı beni. İlk yolculuklarımda beşbuçuk altılı yaşlarım otobüslerin hostes koltukları benimdi. Şoför amcalarım babam sayesinde beni tanıdıklarından dolayı, mikrafonu da tutuştururlaardı elime, repertuarımdaki şarkıları söylerdim zavallı yolculara. En çok söyledigim "Bana sabret diyorsun, ben sabır taşımıyım" O yıllarda ve o yaşlarda otobüs sevdam yüzünden medeni cesaretimde süpermis. Güneş gazetesi vardı, işe başladığım yıllarda 45 kupona çekiliş ile otobüs veriyorlardı. 40 gün ne dersen o olurmuş lafının külliyen yalan olduğunu bizzat kanıtlamışımdır. Her allahın günü, 45 kupon artı çekiliş ve bekleme süreçlerini de sayarsak yaklaşık üç ay uzun bir yürüyüş yolu ile işe yürürken " bana çıkacak, benim olacak" derdim. Dualarım cabası!!! Çıkmadı tabii. Koca bir albüm resim yapmıştım sevdiğim otobüslerimden hala saklarım. Ulusoy dergisinde bir makalem bile yayınlanmıstı. Otobüs sevgim üzerine. Hayatta en çok istediğim otobüs kullanmak kadar o koca otobüsü yıkamaktır. Olmadı hiç olmayacak😄🚍🚌 Şimdi anlatmak istediğim yakın zamanlı bir anı. Eğer ilginizi çeker de okursanız neden uzun uzun anlattım otobüs sevgimi ve anılarımı sizde keyif alacaksınız eminim.

Evimiz çevre yolu üzerinde olduğundan dolayı karayolu kenarında bekledik otobüsümüzü. Heyecan yaptım resmen uzun süredir otobüs ile yolculuk yapmadığımdan. Baktım geliyor otobüsüm bütün heybeti ile. Bize iyice yaklaştığında sevinçten çığlık atacaktım ama bastırdım duygularımı. Sevinmeme sebep ise sürücü koltuğu bir hemcinsime aitti. Allahım bu nasıl gurur bu nasıl mutluluk. Ben oturuyormuşum sanki o koltukta gibi keyiflendim.Erol en önden almış yerimizi hiç sevmem ama iyi de yapmış. Resim çekmem şart olmuştu. Sadece Kaptan Buket değil, otobüsün kaptana ait emekleri de keyif yaptırdı bende.





Kaptanımıza bakıp bakıp, Işığım, Önderim ATA'ma binlerce kez teşekkür ettim. Sayesinde çağdaş bir Türk Kadını nasıl dilerse her işin üstesinden gelir gördük bir kez daha.

Bu arada bir teşekkür de Kamil Koç Firmasına 👍👏✌




Yolculugumuz da camdan yakaladım. Ben kedi görüyorum güneş ile oynayan :D

 

1 Şubat 2021 Pazartesi

Tiflis mi, Bitlis mi ???



Sanırım 86 veya 87 yılıydı. Henüz babam hayattaydı. Bir sabah babam gazete okuyor, ben kahvaltı yapacagım ve annemle sohbetteyim. Kahvaltı yapacagım ama gece gördügüm rüyanın o kadar etkisindeyimki anneme ve babama sordum Tiflis nerede? Cografya bilgilerim iyidir ama bilemedimdi o zamanlar Tiflis neresidir, nerededir. Neyse anne ve babama anlattım. "Rüyamda ucsuz bucaksız dümdüz bir alan var, sarı bir renk hakim o alana ve ben o ortamdaki oldukca yüksek ve dimdik bir dagın tepesinde, bir evin kapı önündeki merdivenlerinde oturuyorum. Ve asagıda gördügüm manzara ise o dümdüzlügün ortasında bir kalabalık bir kargasa. Rüya iste, bir anda kendimi o ortamda buluyorum ama yine aynı sekilde oturuyorum aynı kapı önü merdivenindeki gibi. Sanki bir tas üzerindeyim ve sırtımı bir baska kadına yaslamıs sekildeyim. Yani sırtsırta oturuyoruz. Kadın cok genc, cok özel kıyafetler icinde ve o halde birbirimizin yüzünü görmeden sohbetteyiz. Diyorki bana "evleniyorum Tiflis'e gidiyoruz. Cevremiz acaip kalabalık cok telaşlılar ve bir hurdalık sanki o ortam. Rüyamda bendeki düsünce şu "Tiflis mi dedi Bitlis mi dedi. Tiflis neresi acaba hic duymadım yok yok Bitlis demistir" Ben böyle anneme anlatıp dururken canım babam, birden gazetesini bırakıp TV.nin sesini actı. Dur dur!!! bak Tiflis denmis sana rüyanda. Kulak kesildik tabii habere ücümüzde. Bir tren kazası olmus Tiflis'te. Görüntüler korkunc hurda yıgını ve aynı rüyamdaki gibi. Dahada ilginci yitirilen cok insan dügüne giden aile akrabalar toplulugu. Hepimiz şok olmustuk. Yıllardır hic unutamam Tiflis mi Bitlis mi?

O yıllarda cok rüya görürdüm. Bir cogu anında cıkardı. Ne yazıkki sevindirici degil üzücü olanlar gerceklesirdi. Artık pek uyku uyuyamadıgımdan rüya da göremez oldum. Az önce nette gezintimde Tiflis cıktı karsıma Armut:Com'da, bende gecmise gittim tabii. Tiflis'te cok güzel ama canımm. Gidip gezmek lazım coronasız yarınlara erersek...




7 Ocak 2021 Perşembe

AKUT'un Düzenledigi Dijital Kampanyada Yerinizi Alın...

 








TBMM'nin kurduğu düzenli ordunun Batı Cephesi'ndeki
ilk başarısı olan Birinci İnönü Zaferi’ni 100 yıl sonra aynı
günlerde coşkuyla anıyoruz.

Siz de düzenlediğimiz dijital kampanyamızda yerinizi alın!