Oğlum bu hafta işi gereği Ege'deydi... Ara ara bana uğradığı yerlerden fotolar attı. Ben bunalım 😔
Alttaki fotolardaki yaptığım çalışma, sadece siyah oje ile hat cekmek ve kavanoz altına ince serit dantel yapıstırmak
Yaptığım mini değişiklik bir nebze içimi rahatlattı
Buzdolabı temizliği sırasında, pasta süslerinin ne kadar süredir orada olduğunu hatırlayamadım. Poşetlerini atmışım. Bayatlamıştır bunlar diye atacakken dekor olarak kullanabilirim diye atamadım yine. Hayat şeker tadında değil ama neyseeeee
Dönerli pasta şeysi adını bilmiyorum ama usta bigchefler üstüne sanat şahaseri yaptıklarını atıp şöyle bir döndürüyorlar hani. Benim masaüstü dekor ürünümdü uzun zamanlardır. Mini bir değişiklik yaptım. Akrilik boya ile desen çalıştım. Ohhh stres azaldı
Bir ara herseyi beyaz yapma hevesim vardı. Nolduu ona bilmem. Şimdi de siyah
Hersey olmasa da bazı seyleri siyah olsun istegim var
Son el attığım ise yıllar önce aldıgım ama asla atmaya yada yok olmasına kıyamayacağım bende güzel anıları olan bu mini sepetli bisiklet. Onun üzerindede bazı yenilemeler yaptım. Kullanmadığım bir çift küpe ve takı malzemeleri ile ciceklendirme yaptım
Bu arada "Ben yoruldum hayat" isimli parçanın yeni bir versiyonu çıktı karşıma, bu postu yazarken kulaklarımda müziği taaa içimde duyarak yazıyorum. Ruhum daraldı bu bataklık şehirde, çırpındıkça daha çok batmaya devam. Gerçi yıllar önce pes etmiştim çırpınmama kararı almıştım ama son aylarda Ege hastalıgım ciddi nüksetti. Evimizi yine satışa çıkarttımda da alan yok. Diğer tarafta bırak Ege'yi deniz bile yok sanırım. Dereler akan sular bahsedilenler, deniz olsaydı okyanus kenarında banada yer kalırmı???
Hobilere düzenli vakit ayırmak ne güzel. Ben bu ara çok boşladım. Yeni gözlüğüme alışamamak da etkiliyor:) Size kolaylıklar diliyorum, elinize sağlık.
YanıtlaSilGözlüğe alısamadıgım icin kitap okuma alıskanlıgımı yitirmeye basladım maalesef ama hobilerime mutlak zaman ayırıyorum yoksa direkt bunalım :)))
SilMerhabalar.
YanıtlaSilBu paylaşımınızdan sizi mutsuz eden bazı takıntılarınız olduğunu anladım. Oğlunuzun işi gereği "Ege" de bir yerlerde olmasından dolayı vehimlendiniz herhalde. Ev satmaktan da bahsetmişsiniz. Yoksa, siz de benim gibi çok sık ev mi değiştiriyorsunuz? Ben de çok kuran, takıntıları olan ve sebepsiz ve gereksiz yere tasalanan, kaygılanan biriyim. Yani benim bu takıntılarım doktora gitmemi gerektirecek kadar çok. Bir türlü randevu koparamadım. Malum bu pandemi döneminde hastanelere gitmek ve tedavi olmak bayağı bir güçleşti.
Üzerinde çalıştığınız ve burada paylaştığınız ürünleri gördüm. Hepsi birbirinden güzel. Elinize, emeğinize ve yüreğinize sağlıklar dilerim.
Benim bu takıntılarımdan dolayı iki ev değiştirdik ve şu anda yeni bir üçüncü evimiz oldu. Bu evden de şikayetçiyiz. Bunu da değiştirmek istiyorum ama, eşim "yeter artık ben yoruldum" diyor. Zaten tapusunu onun üzerine yaptım. "Bu ev senin nüfuzunda olsun, ne dilersen onu yap dedim."
Son derece güzel ve keyifli bir paylaşım okudum. Kaleminize ve gönlünüze sağlık.
Selam ve saygılarımla.
Tek takıntım Kastamonu'da yasamak. Aslında güvenli kolay rahat bir sehir ama ben Ege'de ve sahili olan bir yerde yasamak istiyorum. Saplantım takıntım İzmir...Kastamonu bir bataklık bende çırpındıkça batıyorum
YanıtlaSilMerhabalar.
SilAslında benzer yanlarımız var. Ben de Ege'de sahili olmasa da olur, ama, çok uzaktan da olsa denizi görebileceğim yükseltide bir yerde yaşamak istiyorum. Kastamonu için her açıdan kültürünün ve halkının dejenere olmamış bakir şehirlerimizden biri diye bahsedilir. Yoksa, Kastamonu da mı bozuldu? Kastamonu'nu bir bataklık olduğu ve sizin de bu şehirden kurtulmak için çırpındıkça battığınızı söylüyorsunuz. Üzüldüm gerçekten. Benim de bir akrabam (halamın kızı) yıllardır Kastamonu'da ikamet eder. Onlara da sormuştum Kastamonu'yu hiç şikayetçi olmamışlardı. Ama bu tabi bu göreceli bir durum. Sizin sevdiğinizi ben sevemem, benim sevdiğim şeyi de siz sevmezsiniz. Ancak, bazı şeylerinden siz de memnun olduğunuzu belirtmişsiniz.
Efendim, ben de sizin gibi Ankara'nın batağında çırpındıkça batıyorum. Şu anda daha öncede bahsettiğim gibi üçüncü evimiz, ama ben yinde de memnun değilim. Ben de sizin gibi Balıkesir'in ilçeleri de olur, denizi gören bir ev olsun yeter diyorum, ama maddi imkansızlıklar yüzünden bir türlü beceremedik. Hele şimdi ev fiyatları uçtu. Sattığınız fiyata aynı evi geri alamıyorsunuz. Yedek akçenizin bu iş için yeterli olması gerekiyor. Aksi halde hiç denemeyin, benim gibi ortada kalırsınız.
Efendim, inşAllah Kastamonu'dan kurtulur ve Ege'de sahili olan bir yere yerleşir, sağlıklı ve huzurlu bir şekilde yaşamınıza devam edersiniz.
Üç dört kez satısa cıkarttım evimizi birkac ciddi alıcı çıktı ama olmadı satamadık en son pandemi sonrası denedim kimse aramadı. Yerine alamayacaksam satamam. Emekliyiz eşim ve ben ve bir daha asla ev sahibi olamayız.
YanıtlaSil