Kastamonu'nun Kanyonları, Pandemiye Rağmen Turist Akınına Uğruyor

 

Kanyonları, şelaleri ve mağaraları ile tanınan Kastamonu'nun 2 bin 500 nüfuslu Pınarbaşı ilçesi, Covid-19 salgınına rağmen turistlerin ilgisini çekiyor.

KAYNAK:NTV

"Dünyanın en derin ikinci kanyonu" olarak gösterilen Valla Kanyonu, bir ucundan diğer ucuna 3 kilometre uzunluğundaki ahşap platformla geçilen ve adeta doğal akvaryumu anımsatan Horma Kanyonu, bölgede doğa harikası olarak tanınan Ilıca Şelalesi ve dünyanın en büyük dördüncü mağarası olarak gösterilen Ilgarini Mağarası'nın bulunduğu Pınarbaşı ilçesi, corona virüs (Covid-19) salgınına rağmen harika doğası ile ziyaretçilerden yoğun ilgi görüyor. 

Yaklaşık 12 kilometre uzunluğunun yanı sıra derinliği yer yer bin 100 metreyi bulan ve pek çok risk barındırması nedeniyle geçişi en zor kanyonlar arasında gösterilen Valla Kanyonu, seyir terasları ile ziyaretçilerini her mevsim cezbediyor.

Kastamonu'nun Pınarbaşı ilçesine bağlı Muratbaşı köyü Kanlıçay mevkisinden girilen Valla Kanyonu'nda, geri dönmek mümkün olmadığından ancak 12 kilometre yürüdükten sonra Cide ilçesine bağlı Loş Vadisi Hamitli köyünden çıkılabiliyor.

Zarı Çayı'nın yüzyıllara uzanan yolculuğu sırasında oluşan Horma Kanyonu ise son olarak kayalara çivilerle monte edilen 3 kilometrelik ahşap platformla bir ucundan diğer ucuna kadar yürüyerek geçilebilir hale getirildi. Ahşap platform üzerinden geçerken, kanyonun tüm güzelliklerini görmek mümkün. 

Doğal güzelliklerini gün yüzüne çıkarmak amacıyla son dönemde yapılan yatırımlarla kanyona gelen ziyaretçi sayısı artmaya devam ediyor.

Yaklaşık 3,5 kilometrelik Horma Kanyonu'nu geçtikten sonra Ilıca Şelalesi'ne ulaşan suyun, 10 metre yükseklikten dökülmesiyle oluşan doğal havuz, özellikle yaz günlerinde serinlemek isteyenlerden yoğun ilgi görüyor.

"BU DOĞAL GÜZELLİKLERİ GÖRMEYE GELENLER 2019 YILINDA SADECE 150 BİN KİŞİYDİ"

Pınarbaşı Belediye Başkanı Şenol Yaşar, yaptığı açıklamada, Milli Parklar tarafından son yapılan yatırımlarla bölgenin daha görülebilir olduğunu söyledi. 

Salgın sürecinden bölgenin de etkilendiğini dile getiren Yaşar, "Bu doğal güzellikleri görmeye gelen insan sayısı 2019 yılında yaklaşık 150 bin kişiydi. 2020 yılında sadece Ağustos ayında 80 bin kişi ilçeye gelirken yıl genelinde pandemiye rağmen 120 bin ziyaretçi aldık. Sezon, temmuz ayında başladı. Öncesinde malumunuz kısıtlamalar vardı. Temmuz ayı itibariyle sezon başladıktan sonra sadece ağustos ayında 80 bin kişinin geldiğini gördük" dedi.

Nüfus açısından küçük bir ilçe olmalarına rağmen 2019 yılında 150 bin kişinin gelmesinin çok önemli olduğunu ifade eden Yaşar, "Merkez nüfusu 2 bin 500, genel nüfusu da 6 bin olan bir ilçeyiz. 2 bin 500 nüfusu olan bir ilçeye yaklaşık 150 bin kişinin gelmesi muhteşem bir şey. Bunun yegane sebebi ilçenin doğal güzelliklere sahip olması. Türkiye genelinde olmayan güzelliklere sahip olması bunun gerekçesi" diye konuştu.

Ziyaretçi artışının bölgeye yeni yatırımlar getirdiğini kaydeden Yaşar, "Bu ziyaretçi artışı dolayısıyla dünyaca tanınan bir otel zinciri, bölgeye otel yapma kararı aldı. Bir at çiftliğinin yapımıyla ilgili çalışma var. Horma Kanyonu girişindeki mesire alanının ihalesini yaptık. 2021 yılında çok daha fazla olacak. Biz ziyaretçi sayısını artıracak projeleri hazırlamaya devam ediyoruz. 2021 yılında çok daha fazla ziyaretçi ağırlayacağız" ifadelerini kullandı.